Bahçeli, yine bir Ermeni yurttaşımız Mümtazer Türköne ile gündeme geldi

Bu ne biçim bir yolların kesişmesidir anlayamadıyurttaşlarımız. Bahçeli şimdide bir Ermeni yurttaşı dar durumundan kurtardı . Bundan öncede Ermeni yurttaşımız Nagehan Alçı yı arayıp ona bir iyilik etmiş idi. Geçmişte Istanbul Ülkü Ocağı Başkanı olan yine Ermeni kökenli bir kişi olan Ahmet Yıldırım’ı, Ülkü Ocakları Genel Başkanı yaparak, içimizdeki gizli Ermenileri korumayı, onlara Alan açmayı sürdürmektedir.

Geçmişte kim kimdir bilinmezdi, o günlerde bu yaptıkları pek göze çarpmaz idi, ancak günümüzde bilgi yayılma olayı çabuklaştı, gizlilikler de korunamamaktadır, bu nedenle Devlet Fettahoğlu’nun yaptıkları eskiden olduğu üzere iyiye yorumlanmamaktadır. Ancak Devlet Fettahoğlu gerçekten toplumun gerisinde kaldığından, yanında bulunan çoğu kürt yada gizli Ermeniler’den aktarılan bilgilerle gelişmeleri anlamaya çalışmaktadır.

Yaptığı açıklamalarda artık ilgi çekmez oldu.

Bence kendisi başkanlığı bırakıp, evine çekilmek istemektedir, ancak Erdoğan ile mit, kendisinin bu ortamda çekilmesinin AKP’nin yönetimden düşmesine neden olabilecegi için kendisini ayakta tutmaya çalışmaktadırlar.

Yaptığı yararlı bir iş olmamakla birlikte, Ermeniler’e olan ilgisini de gizleyememektedir.

Mümtaz’er Türkön’e bunun yeni bir kanıtıdır.

Bahçeli’nin ‘yeniden yargılansın’ dediği Mümtaz’er Türköne tahliye edildi

FETÖ davasında 10 yıl 6 ay hapis cezası alan ve cezaevinde bulunan FETÖ’nün kapatılan yayın organı Zaman gazetesi yazarı Mümtaz’er Türköne tahliye edildi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türköne’nin yeniden yargılanmasını istemişti. 

24 Eylül 2020 Perşembe,

Abone Ol 

Zaman gazetesinin eski çalışanlarına ve yöneticilerine yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 5 Ağustos 2016’da tutuklanan Mümtaz’er Türköne, 2018 yılında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Türköne, bugün tahliye edildi.

‘ÖĞRENCİLİK YILLARINDAN İTİBAREN TANIRIM’

Bahçeli, 23 Haziran 2020’de abisi ülkücü diye Türköne’nin yeniden yargılanmasını talep ederek, “Mümtaz’er Türköne’yi öğrencilik yıllarından itibaren tanırım. Ülkücü şehidimizin ağabeyi olan ve geçmişte davamıza emek vermiş Mümtazer Türköne’nin gerçekten suçlu olup olmadığına karar verecek yegâne merci Türk adaletidir. Adil ve hakkaniyetli yargılamayla Mümtazer Türköne’nin üzerine atılı isnatların netleşmesi de mümkün olacaktır. Dileğim bir haksızlık varsa bunun acilen düzeltilmesidir. Türköne’nin davası tekraren ve titizlikle değerlendirilmelidir” demişti. 

Bahçeli, 21 Temmuz 2020’de de, “Bahçeli, Türköne de geçmişte aramızda bulundu. Türköne’nin hukuki durumunda bir haksızlık varsa düzeltilmesiyle ilgili temennimi paylaştım. Suçlu veya suçsuz demedim. Buna karar verecek Türk adaletidir. CHP ülkücü kökenli birisine tahammülsüzlüğünü bir kez daha göstermiştir. Asıl sahip çıktıkları sicilli FETÖ’cülere baksınlar” ifadelerini kullanmıştı.

Türkiye’de neler olup bitiyor.

Türkiye’de neler olup bitiyor.

Devlet Fettahoğlu

1. MHP ile ilgili

MHP Milliyetçi: Arapça- Hareket: Farsça – Parti: İngilizce’den oluşmaktadır.

MHP’de içten ice bir yarış sürüyor. Sayın Devlet Fettahoğlu’nun  artık elden ayaktan düşmüş durumda, bazan 10 bazan 2 yıl önce dediklerinin tam tersini söyleyerek gülünç duruma düşmektedir. Ayrıca bazan öyle ipe sapa gelmez benzetmeler yapıyor, yaptığı benzetme ile kendisine ters düşebiliyor. Üstelikte Türkiye’de halkın geçim durumu ile ilgili, yada TL’nin değerinin düşmesi ile ilgili, Türkiye’de bozulan (ırzına geçilen) çocuklar la ilgili bir görüş bile bildiremeyecek ölçüde etkisini yitirmiş durumdadır. 

ülkücü: dolar

MHP, de uzun yıllardır yönetim, tepeden buyruklarla yürütülüyördü, şimdide öyle oluyor. Onun içinde Devlet Fettahoğlu ölü bile olsa puta tapanlar, ondan buyruk bekleyeceklerdir. Bu bütün partilerde yaşanan bir durumdur. 

Ancak MHP’de durum çok karmaşıktır. MHP’de  genel başkanlık yoktur, olmamııştır. MHP de peygamberlik vardı, şimdide var. 1. Hüseyin Feyzullah (Alpaslan Türkeş), birinci peygamberdi. 2. Şimdide Sayın Devlet Fettahoğlu 2. peygamber olarak görev başındadır. Onun siki kalkmasada, çökmüş olsada, o en iyisidir, o en bilendir, en büyük †ürktür, en büyük müslümandır. 

Bir düşünün, bir tek daşşaklı kişsi çıkıpta, arkadaşlar, “MHP’de bazı işler iyi gitmiyor” diyemiyor. Neden? Çünkü, başta bir genel başkan yok. Bir peygamber var, Ermeni kökenli bile olsa. 

MHP’de olumlu gelişme olabilir mi? Bu durumda olmaz.

Neden?

MHP’nin basın işine bakan kişi Metin çşitli yayınlarda kendisinin bir KÜRT olduğunu söyleyip duruyor.

Bir yayın var adı Türkgün, yazarları, değişik azınlıklardan gelmeler. MHP’nin tepesindede yine gizli azınlıklar sırada bekliyörler. 

Üstelik bir gizli emniyetçinin çıkıpta açık acık “MHP’nin tepesinde bizim sözümüz gecer” dedikten sonra, bu durumda MHP’den ne beklenir? Bu gün Devlet Fettahoğlu ölünce mezarına akıtmak isteyen, sessiz ülkücüler çoğunluktadırlar.

Biz gerçekten, Devlet Fettahoğlu’nun ölene deyin, partinin başında kalarak, Türk halkının kendisini derinlemesine çözmesini diliyoruz. 

2. Sinan Aygün olayı:

Sinan Aygün olayı, bu kişi Türkiye’nin durumu ile ilgili yorumlar yapmakta iken birden bire susmuştu. Bizde, demek korkutuldu dedik.

İşin gerçeği, CHP’li  görünerek yıllarca gizlice AKp ile işbirliği yaparak, vurgunlar vurmuş. Şimdi işler tersine dönünce, ver yansın CHP’ye saldırıyor. Ancak, arkasına simitçileride almış olsa, sonuç alamayacaktır.

3. Recep Tayyip Erdoğan balonu soönmüş durumdadir. Artık bundan böyle onu ne MHP, nede simitçiler kurtaramayacaklar. Eğitim, tarım, yapı işleri tümden çökmüş durumdadır. 

Saray, artık halkın olumlu ilgisini çekememektedir. Böyle olunca, CHP’ye oyun kurarak oy almayı deniyörler. Ancak, artık halk 20 yıl öncekine benzemiyor. Ya allah bismillaha bakmıyor. Üstelik, islamdan soguma artmış durumdadır. 

Erdoğan büyük konuşan küçük iş yapan birisidir, halk bunuda anlamış durumdadır. 

Bir dönem Hollanda’ya gelerek bir toplantıya katılmak isteyen bayan bakanı yurt dışı eden Hollanda’dan büyükelçisini çeken Erdogan, Hollanda başbakanı özür dilemezse büyükelçi atamayacagız demişti. Aradan bir kaç ay geçti, sessizce büyükelçiyi Hollanda’ya yolladı. 

Erdoğan Türkiye’yi değil, bir köyü bile yönetemez. Onu başa getiren güçler, şimdi ona çelme atıyorlar.

Bu son Sinan Aygün olayını öne çıikararak halkın yoksulluk tartışmasını ikinci sıraya yitebildi. AKP’liler onun için bu olaya iyi sarılıyorlar.

Bu “kanal” işide gizli vurguna dayalıdır. Kuyuda su bitti. Şimdi yeni kara akça bulması gerekiyor. 

İşin gizli yanı budur.

AKP günden güne güçten düşüyor, halkın gözü açılıyor.

Bakalım, bu bizim, AKP’nin arkasına takılanlar gelecekte ne diyecekler! Ancak onlardan kendilerini sorgulayacak bir kılık görmüyoru. Umarım, halkımız iki kesimin işini gelecek ilk seçimlerde bitirecektir. 

Umudumuz, AKP’ce aşağılanan, MHP’ce aldatılan halkımızdadır.