ÜLKÜCÜLER

Bu yazıyı yazmamızın nedeni, bu gün gerek MHP içinde gerek Ülkü Ocakları içinde sayısız FETÖ’cü köstebekler bulunmaktadır. MHP ile Ülkücü kuruluşlara FETÖ’nün sızması yeni değildir. 1980 lerden öncelere dayanır. Yıl 1976 da Hüseyin Feyzullah başta Ankara, Istanbul, İzmir olmak üzere ülkücülerin ellerindeki yurtlarda Fethullah Gülen yapılanmasına diger tarikatlara olduğu gibi yol vermişti. Ankara’da Musin Yazıcıoğlu başta olmak üzere ÇERKEZ ile KÜRT kökenli ülkücüler akın akın FETÖ’yü dinlemeye gidiyorlardı.

Çok ilginçtir şimdilerde bir Alişan Satılmış çıkıp FETÖ’ye karşı olduğunu söyleyebiliyor. Eyy alçak pislik! Sen başkan iken bu CIA’nın kuyrugu FETÖ’ye karşı o günlerde bir kerecik karşı çıktın mı? Geçmişte FETÖ’ye karşı yazdığın bir satır yazı var mı?

Şimdi iş işten geçmiş götü boklu Alişan Feto’ye  karşı olmuş! Kime ne? Çünkü geçmişi, sicili bozuk.

Bu ülkücü dernekler en büyük yarayı Ermeni kökenli müslüman Harun Öztürk döneminde aldı. Artık dernekler FETO’cü yetiştirme yurtlarına dönüşmüştü. 

Bu günde bazı il, ilçelerde ülkücülerin başlarında FETÖCÜLER bulunmaktadır. Bunlar artık kaşarlanmış ülkücü orospulardır. Ne Bahçeli, ne sen, ne ben “bu köstebekleri birden bire ülkücülerin içinden bulup çıkaramayız” derken, Bahçeli’de sonunda direnemedi, kendi açıkları ortaya çıkmasın diye, “cemaat”e arka çıktı.

Umarız, Genel Başkan (Olcay Kılavuz: Ermeni mi?) bu gelişmeyi durdurur derken, oda bir başka “cemaat” olan “nakşibendi” ci çıktı. Son umut yeni ülkücülerde, onlar ülkücü yuvanın içerden ele geçirildigini bilerek, kendilerini yeniler, kendilerini MİT’e oyuncak ettirmezler.