İslam (Kur’an), Müslüman (müslüman öncüler; şeyhler, seyitler, sofiler, mücahitler ), müslüman toplum örgütleri (tarikat, tekke, medreseler) İlim Yayma, Osmanlı Ocakları, Milli Görüş, biçimindedir. (gerisini ekleyeceğiz)

Bu gün gelinen yerde karşımıza çıkan gerçek bu: Güzel Türkiyemiz “islamcı” olarak örgütlenmiş Milli Görüş’ün elinde bir oyuncak olmuş durumdadır. Oluşumun yapısı: İslam (Kur’an), Müslüman (müslüman öncüler; şeyhler, seyitler, sofiler, mücahitler ), müslüman toplum örgütleri (tarikat, tekke, medreseler) Ilim Yayma, Osmanli Ocaklari, Milli Gorus, biçimindedir. (gerisini ekleyeceğiz)

Bu yaman gidişte kimin, neyin ne ölçüde etkisi ile yetkisi var ? deye soruyorsunuz.

Bazı yurttaşlar, özellikle AKP lilerin çocukları dinden uzaklaşarak, bu yorumu yapmaktadırlar. “Biz Kur’an’ı okuyup anlamaz iken Kur’an’da çok önemli, bizi kurtarıcı bilgiler var sanırdık, ancak öğrenince <Muhammed’in kendi yaşamı ile ilgili, aklına gelenleri söylediği bilgiler toplamıdır>, <Bu Kur’an’da yazılanlar biz gençleri kurtaramaz. Bizim ata, analarımız bilgisiz, başları boş kişiler olunca, Kur’an onlara çok iyi gelmektedir. Birde cennette 70 çıblak huride müslüman erkeklere çok ilginç gelmektedir. Kur’an bizim için ilginç değil>

Bunu müslüman gençler demekteler.

Ayrıca bir başka genç topluluk <Muhammed 8, 9, 12, 40, …yaşlarında  eşler almıştı, akraba evliliğini yasaklamamıştı. Şimdide onun için tekkelerde, tarikatlarda, Kur’an kurslarında çocukları bozmalar çok olmaktadır. Bu durum biz okuyan gençlere uymuyor.>

Türkiye’de müslüman kuruluşlardan tepki yok, neden?
Sorun islamda mı? yoksa müslümanda mı?

Gelelim Müslümanları yönetenlere: Başta Recep Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç, Şevki Yılmaz, İsmail Kahraman, Prof. Dr. Hayrettin Karaman, bunlara benzeyen onlarca kişiler, yıllardır çalıyorlar, çırpıyorlar, talan edi yorlar. 

Şimdiye değin, müslüman kesimin savunması <Ya bunu yapanlar kişilerdir, islamda bunlar yok, islam ak-pak, ancak bu kişiler iyi müslüman değiller> biçiminde idi. 

Eee Erdogan, Yılmaz, Hayrettin Kahraman’in müslümanligi tartışılır mı?

Bu kişiler müslüman olarak (Milli Görüş) ün (fetva) cılarıdırlar. Bu son 30 yılda Özal+Erdoğan dönemi bize en iyi çalan, çırpanların, bölücülerin müslümanlardan oluştuğunu gösterdi.

Şeyhler, şıhlar, hocalara gelince, bu götü boklu kişiler, halkin sırtından geçinen kenelerdir. Eee geriye ne kaldı?

Gerisi gelecek.

Recep Tayyip Erdoğan ile AKP’nin bu günkü durumu

Recep Tayyip Erdoğan ile AKP’nin bu günkü durumu

Öncelikle bir iki sıra sözle durumu özetleyelim. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bu günlerde çok korku içinde görünmektedir. MİT, açık açık toplumu yönlendirerek, bu korku dağını aşmaya çalışmaktadır.

Çok ilginç kokuşmuş Osmanli düzenini geri getirerek, Erdogan’ın sultanlığını koruyabileceklerini sanmaktadırlar. Bu Sultanlıktan çıkar elde eden kişiler, yazarlar, çizerlerde MİT’e dayanak olarak toplumu korku ile Erdogan’ı desteklemeye çağırmaktadırlar.

 

Devlet iyi yönetilememektedir. Devletin üst yerlerinde görev yapan Fetöcülere ses çıkarılamamaktadır. Ayrıca ABD ile Avrupa’nın arkasında durduğu, önemli kişilerede dokunulamamaktadır. Kimdir onlar? Abdullah Gül, Ahmet Davitoglu, Bülent Arınç, yada onların ayarında olanlar.

Sayın Erdoğan sözde halktan ordu kurmaya yeltenmektedir. Erdoğan’ın danışmanları uçamayan, ancak uçuranlardan olduklarını seziyorum. Nakşibendilere yakınlar. İşi şeyhlere şıhlara bırakmışlar.

Bu son anlattıklarım en korkunç gelişmedir. Halk ordusu Kaddafi’de vardı, Saddam’da vardı ne oldu diye kendi kendilerine sormuyorlar.

Türkiye, Türkiye oldu olalı bir yönetici böylesine devletin akçaları ile içi boş tanıtım, yönlendirme yapmamıştı.

Yazar geçinen bir kaç kişinin yalan yanlış konuşmaları devlet eliyle sık sık yayınlanmaktadır. Sonsuz yalan, sonsuz uçuk konuşmalarla bir devlet korunabilir mi?

Bu arada Sayın Devlet Bahçeli, FETO karşıtı diyerek yada öyle sanarak bu gidişi ne için onaylamaktadır? Bunu anlayamıyorum. Erdogan ne yapmak isterse, FETÖ ye karşı önlem adı altında yapmaktadır. Yapılan bunca yanlışlar, bunca dayanaksız CUMHURIYET karşıtlığı Sayın Bahçeli’yi üzmüyor mu?

Yada Bahçeliye yakın olanlar, bu gidişi görmüyorlar mı?

Basın yayına bakınca Erdoğan’ın bindirme akça ile tutulmuş yandaşlarının Erdoğan’ı çok aşırı kutlu kişi gördüklerini, yada Erdoğanın kutsallaştırıldığını anlamaktayız. Artık devlet yok, Erdoğan var denmektedir. Değil cumhuriyet, aşağılanan bir devlette vardır. Topun ucu çoktan kaçmıştır.

Bunlar benim gördüklerimdir.

Bu gidişle Erdoğan’ı bekleyen bir mutsuz son vardır. Bu mutsuz sonun gelişini önlemeye Doğu Perinçek’inde, Bahçeli’ninde gücü yetmeyebilecektir.