Günün yorumu

Kobani:

PKK, ABD istediği için Milli Görüş ile yollarını ayırdı. PKK’lılar, yönlerini yeniden Pentagon’a çevirdiler.

 

Kobani’de Batılılar, ABD, PKK, PYD, birazda Peşmerge, Suriye yönetimi karşıtları yanyana, buna karşıda İŞİD, Erdoğan yönetimi yanyana duruyorlar.

 

Bu anda Batı’nın, ABD’nin bütün dayanakları ellerinde olan PKK ile diğer Kürt örgütleri beklenen başarıyı sağlayamadılar.

Bütün yayın organları İŞİD püskürtülecek diye pusuda bekliyorlar. Ancak bu ana deyin sonuç yok.

Ancak umutları bitmedi.

 

Buna bağlı olarak bütün Avrupa, bütün Batı elleri ile ABD kamuoyu İŞİD saldırısı beklemekten yorulmaya başladılar.

 

Bu arada İŞİD Türkiye arasındakı çıkar ilişkiside çok azaldı.

ABD İŞİD’in yağ (petrol) üreten kuyularını işlemez duruma getirerek, Türkiye’ye uyarıda bulundu.

Son günlerde Türkiye dışarda geçmişinde yaşamadığı yalnızlığı yaşamaya başladı.

İçeride çarklar eskisi gibi yürümemeye başladı. Bunu AKP’lilerde anlamaya başladılar.

Ancak, Erdoğan yönetiminin düşmesi için halktan çok umut beklemek doğru değildir.

Erdogan, gider, gidecekse, ancak onu getiren güçler götürebilirler.

 

Bunun içinde Erdoğan’ı getirenler, götürebilmek için oyunlarını kurmaya başladılar.

Anlamak gerek, CHP’nin yada MHP’nin iyi yada kötü yönetilmesi Türkiye’de AKP’ye karşı başarıyı getirmez.

 

CHP nereye?

CHP, ABD’deki gizli Papaz Fethullah Gülen’in dümen suyuna girmiş çıkamıyor.

CHP, müslümanlık yarışına girerek oy alayım derken, Atatürkçü oyları kaçırmaya başladı. Bundan öncede PKK’nın oylarını alayım derken oylarını MHP ye kaptırmıştı.

CHP’deki Atatürkçüler’in CHP’yi bırakıp gitmeleri AKP’nin işine yarayacaktır.

 

 

Ülkücüler:

Bu günlerde ülkücüler, yine iki ayrı telden çalıyorlar. Geçmişte sıradan bir kişi iken, üstelikte doğru bir dilekçe bile yazamayacak durumda olan kişiler, geçmişte orda burada ocak başkanı olmuşlar, ceplerinide doldurmuşlardı. Başta Çerkezler, Kürtler, Araplar ocakları bir tuzluk olarak kullanmışlardı. Çerkezler’in dışındaki azınlıklar, ancak Çerkezler’in onaylamaları ile tuzluklara gelebilmişlerdir.

 

Bunlar (gizli Çerkez örgütü), bu ülkü ocaklarını kurulduğundan günümüze deyin soyup soğana çevirmişlerdi. Utanmazlar, şimdide gece-gündüz, yerli-yersiz ülkücüleri eleştirip duruyorlar. Ancak, bu Türk toplumunu iliklerine deyin soyup soğana çeviren Recep tayyip Erdoğan’a, yada onun örgütüne karşı boyunları kıldan ince oluveriyor. Bu kendini bilmezler (gizli Çerkez örgütü) ülkücüleri 12 Eylül öncesinde olduğu gibi yollara döküp, eylemlere karıştırmak istemektedirler. Buda yine bir Çerkez oyunudur.

Nedir bu bizim ülküdaşların bu eski ülkücü geçinenlerden (gizli Çerkez örgütü) çektikleri?

Gerek MHP gerekse ülkücü dernekler bu (gizli Çerkez örgütü)nden ayıklanmış değildir. Onun için baş ağrıtmalarıda sürmektedir.

Ne imiş Devlet Bahçeli AKP’ye karşı gerekenleri yapmıyormuş.

Ne yapsın “tank”larla AKP yönetimini devirsin mi?

Yok kardaş, Amerikan “tankı”na binipte ABD Büyükelçiği’ne gidip para verin ben “ihtilal” yapacağım diyen kişi çoktan öldü (1997).

Sen artık ülkücülerin eski ülkücü olmadıklarını anla, gerisinide ülkücülere bırak, sende elindeki bir oyunu git istediğin bir kişiye ver.

 

MHP’lilerinde AKP’ye karşı, Fethullah Gülen örgütüne yakın durmaları, AKP’yi geriletmeyecektir. AKP bugün eritilebilir, ancak Fethullah Gülen örgütü dış güçlerin Türkiye’deki ayağıdır. Onları eritemezsiniz, onları ancak devlet güçleri eritebilir.

Milli Görüş’te CIA’nın kolu idi, ancak Pentagon şimdilik onları kızağa çekti, eski subayları kızağa çektiği gibi… Şimdi onlar elaltından birleşip, CIA’nın imamına (Fethullah Gülen) karşı “cihat”a giriştiler.

Gerisi gelecek…