Oğuzhan Uğur

Eyy Bahçeli, Ayy Ahmet Yigit Yıldırım, tüm ülkücüleri toplasanız bir Oğuzhan Uğur etmezsiniz.

Ayy Bahçeli, Ayy Ahmet Yigit Yıldırım, tüm ülkücüleri toplasanız bir Oğuzhan Uğur etmezsiniz.

BİR OĞUZHAN BÜTÜN ÜLKÜCÜLERE BEDELDİR.

OĞUZHAN UĞUR

Türk Ülkücüleri Oğuzhan’ın yanındadır.

Eyy Bahçeli, Ayy Ahmet Yigit Yıldırım, tüm ülkücüleri toplasanız bir Oğuzhan Uğur etmezsiniz.

Bahçeli’de bütün ülkü odaklılarda boş konuşurlar, bir yarayı kapatmadılar, kapatamazlarda. 

Bu günün MHP’side, Ülkü Ocakları’da Türkiye’nin sırtında yıgılmış yüklerdir.

Gerçek yurtseverler çoğaldıkça, Ermeni kökenlilerin yönettikleri MHP ile Ülkü Ocakları eriyip gitmektedir. Devlet Bahçeli ile MHP lilerin bunca saldırgan dil kullanmalarının nedenide buudur.

.

Bu günün MHP’side, Ülkü Ocakları’da Türkiye’nin sırtındakı yüklerdir.

Devlet Bahçeli
koyunlastırıldılar, sonrada eşşekleştirildiler

Bahçeli’de bütün ülkü odaklılarda boş konuşurlar, bir yarayı kapatamazlar.

Devlet Bahçeli ~ Fettahoğlu’nu bitiren soru. Sinan’ı neden öldürttünüz?

Devlet Bahçeli ~ Fettahoğlu’nu bitiren soru. Sinan’ı neden öldürttünüz?

https://www.facebook.com/plugins/video.php?height=314&href=https%3A%2F%2Fwww.facebook.com%2Fnilgun.celebi.9085%2Fvideos%2F1919127935112241%2F&show_text=true&width=560&t=0

Müslümanlar neden çocuk evliliklerini benimsemektedirler?

Müslümanlar neden çocuk evliliklerini benimsemektedirler?

Ülküdaşlar,

Bu gün Türkiye’de en çok konuşulan konu “Altı yaşında evlendirilmiş olan bir kız çocuğunun (tarikat) içinde evlendirilmis olması” olmuştur.

Genelde uygar duruş gösteren solcu, Atatürkçü kesimler bu olayı eleştirirler iken “Bizim tepkilerimiz bu uygulamaları yapanlaradır, müslüman yurttaşlara sözümüz yok.” Demektedirler.

Sağ kesim, AKP, MHP bu işlerin üstünün örtülmesinden yanadırlar. Çünkü çoçuk bozma işlerini yapanlar genelde ya MHP’ye yada akp’ye yakındırlar. Bu konularda gerek AKP, gerekse MHP lilerin adları öne çıkmakta, onlarda utanmadan çocuk bozanlarla kucaklaşmaktadırlar. Çünkü böylesi (tarikat-tekke) lere bulaşanlar en çok bu iki kesimden olanlardır. Nedeni ABD Türkiye Türklerini,  Türkiye ile Türkiye dışında olan Türkler’in müslümanlaştırılmaları için araya soktu, maşa olarak kullandı, müslümanlığa yakınlaştırdı.

Bu ne demek? Batı Türkleri geçmişte müslümanlığı kur’an’a göre değil, duyumlara göre yapar, yaşarlardı.

ABD, Ortadoğu’da istediklerini yapmak için, Türkleri önce müslümanlaştırdı. Kuran’a dayanan bilgilerini artırdı, CIHATçılaştırdı,

Bunun sonucu olarak R. T. Erdoğan kendisini açıkça Ordtadoğu görevlisi olarak tanıttı. Ülkü Ocakları’nıda artık (tarikat-tekke)’ye dönderdiler. Bütün bunların sonucunda Türkiye halkı din bilgisini artırdı, bu arada Araplaştırıldı.  Orta Doğu’ya yakınlaştı. Ortadoğu müslümankla Arap anlayışının iç, içe olduğu bölgedir. O bölgede çocuklarla evlenmek, erkek çocuğu bozmak bir gelenektir.

Konuya geri dönelim.

Türkiye’de çocuk evlilikleri eskiden beri azda olsa olmakta idi. Ancak son dönemde bu sayı çok arttı. Bunun bir başka nedenide müslümanliği iyi anlayan kesimler, Muhammed Mustafa’yı örnek vererek kendilerini aklamaktadırlar.

Muhammet Mustafa’nın sekiz yaşında bir çocukla evlendiğinden, müslümanlar çocuk evlilikleri konusunda onu örnek almaktalar.

Türkiye müslümanlaştıkca çocuk evliliklerini de iyi anlayacaktır. İran’da, Afgan elinde, bazı Orta Doğu bölgelerinde çocuk bozmak olumsuz olarak görülmemektedir.

Sen ey, bilgisiz ülkücü, islama iyi sarıldıkca, çocukla iliskiyide kucaklayacaksın.

Yada çıkıpta ben iyi müslümanim demeyeceksin.

Bu (tarikatlar)da olan erkek erkeğe ilişkiler ortaya açılıp saçılırsa saçlarınızi yolacaksınız.

Esen kal ey ülküdaş.

Müslümanlar neden çocuk evliliklerini benimsemektedirler?

AKP’ye oy veren yurt dışı Türkleri’ne duyuru.

Bunlar müslüman soyguncular.

Yakında Malı olanlarda bildirilecek.

4 milyon gurbetçinin banka bilgisi gönderildi: Vatandaşlıklarını kaybetme riski var

Gurbetçilerin Türkiye’deki banka hesap bilgileri 30 Eylül itibarıyla yaşadıkları ülke idarelerine bildirilmeye başlandı. Gurbetçilerin işsizlik maaşını hatta vatandaşlığı kaybetme riski var. 

BBC Türkçe

08 Ekim 2021 Cuma, 10:30 

4 milyon gurbetçinin banka bilgisi gönderildi: Vatandaşlıklarını kaybetme riski var

Başta Almanya, Avusturya, Belçika, Hollanda ve Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinde yaşayan 4 milyonu aşkın gurbetçinin Türkiye’deki varlıklarıyla ilgili bilgiler ilgili ülkelere gönderilmeye başladı.

Söcü’den Erdoğan Süzer’in haberine göre; Gelir İdaresi (GİB) Başkan Yardımcısı İdris Şenyurt, gurbetçilerin Türkiye’de sahip oldukları finansal varlıklarıyla ilgili hesap bilgilerini 30 Eylül itibarıyla göndermeye başladıklarını, bu yılın sonuna kadar da sürecin devam edeceğini bildirdi.

Bazı vergi kanunlarında değişiklik yapılmasını öngören yasa teklifinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeleri sırasında bilgi veren İdris Şenyurt, 110 civarında ülkeyle çifte vergilemeyi önleme ve karşılıklı bilgi paylaşımı anlaşması için gerekli teknik ve yasal altyapıyı 2018’de tamamladıklarını ve bazı ülkelerle paylaşıma başladıklarını söyledi.

Almanya, Avusturya, Belçika, Hollanda ve Fransa gibi ülkelerle yapılan çalışmaların bu ülkelerde yaklaşık 4 milyon gurbetçinin yaşıyor olması nedeniyle daha önce ertelendiğini ancak şimdi bu ülkelerin bir bölümünü de kapsayan bilgi paylaşımının başladığını bildirdi. 

Şenyurt şunları söyledi:

“Otomatik bilgi paylaşımında her yıl bir önceki yılın bilgileri veriliyor. Bilgi paylaşımına 2018 yılı verileriyle başlanacaktı. Ancak 2019 yılına revize edildi. Şimdi bu ülkelerde yaşayan vatandaşlarımızın Türkiye’deki 2019’dan itibaren olan verilerini paylaşıyoruz. Bilgi değişimi kapsamında finansal kuruluşlardaki (banka ve benzeri) hesapların bakiyeleri bildiriliyor. Banka hesabında, Türkiye’de aldığı emekli aylığı varsa onlar da bildirilecek. Ancak vatandaşlarımızın gayrimenkul bilgileri verilmeyecek. Sözleşmenin temel prensibi gereği, elde edilen bilgiler sadece vergi amaçlı kullanılır. Bu bilgiler vergi dışındaki (vatandaşlıktan çıkarılmak gibi) amaçlar için sadece ilgili ülkenin izni olursa kullanılabilir.”

“ÜLKE OLARAK ŞEFFAF OLMAK ZORUNDAYIZ”

Komisyonda, bilgilerin gönderilmesiyle birlikte çok sayıda gurbetçinin yaşadığı ülkedeki işsizlik maaşının kesileceği, kimisinin de gerçek dışı beyan nedeniyle vatandaşlıktan çıkarılacağı uyarısı yapıldı. GİB Başkan Yardımcısı İdris Şenyurt, bu eleştiriler üzerine, “Türkiye olarak, her şeyin doğru olması, vatandaşlarımızın en az zararı görmesi için önemli çalışmalar yapıldı. Ancak nihayetinde Türkiye’nin şeffaf olmayan bir ülke konumuna düşmesi hiçbir zaman istemeyeceğimiz bir durum. Bununla karşılaşmamak için otomatik bilgi değişimi konusunda neler gerekiyorsa onu yapmaya çalışıyoruz” dedi.

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli) ayağa böyle düştü

Ahmet Taşgetiren'den MHP'li isme sert sözler: "Sakalını tek tek yolarlar" tartışması büyüyor

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli) ile onun yanındakılar, MHP’nin oy kaybı nedeni ile çok korku içindeler. Artık

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli), bin dereden su getirerek, durumu düzeltmeye çalışsada başta ülkücüler, halk Devlet Fettahoğlu’nun MIT ile çalıştığını, Ermeni kökenli bir müslüman olarak yurtsever (milliyetçi) kesime önderlik yapamayacağını anlamış durumdadır. İşin ilginç yanı açık elştiri yapanlar, yada eleştirenleri beğenenler Türkiye çapında MHP yöneticilerince uyarılmakta, gerekirse ölümle korkutulmaktalar. Bunlardan biriside yazar, Ahmet Taşgetiren’dir. Onuda korkutan Kürt kökenli Türkgün yazarı Yıldıray Çiçek’tir. MHP, bu yasadışı yolu kuruluşundan beri kullanmıştır. Bunun en büyük örneğide Milliyet Gazetesi yazarı olan ABDİ İPEKÇİ’dir. Türkeş’i eleştirdikten kısa bir süre sonra MHP’li Mehmet Ali Agça’ca öldürülmüş idi.

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli) yi uyarıyoruz, bu yol yol değil, bu uygulama seni kurtaramaz, sen ölünce mezarına akıtacak Türkler çoğalmaktadır. Uyan, Ermeni olabilirsin, nedir bu ulusa çektirdiklerin? Bu oynadığın oyunların bir bedeli olduğunu unutma yeter.

devlet bahçeli
devlet bahçeli

Ahmet Taşgetiren’den MHP’li isme sert sözler: “Sakalını tek tek yolarlar” tartışması büyüyor

Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, Türkgün gazetesi yazarı Yıldıray Çiçek’in “Sakalını teker teker yolarlar bizden söylemesi” diye tehdit ettiğini belirterek, “Niye tek tek sakal yolunması gibi bir Çin işkencesi peki? Son zamanlarda Çincilerle aynı safta buluşmanın etkisi olmasın?” dedi.

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin danışmanı ve Türkgün gazetesi yazarı Yıldıray Çiçek, 13 Ağustos 2020 tarihli yazısında, Ahmet Taşgetiren’in Ülkücülere hakaret ettiğini iddia ederek, “Sakalını teker teker yolarlar bizden söylemesi… Biz seni Google ihtiyacı olmadan tanıyoruz, biliyoruz Ahmet Taşgetiren… Hadi “Karar” kıldığınız ihanetlerinizde debelenmeye devam edin…” ifadelerini kullanmıştı.

Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, bugünkü yazısında MHP’li Çiçek’e yanıt verdi.

Taşgetiren şunları yazdı: 

Sakalını teker teker yolarlar bizden söylemesi…” Kim? “Ülkücüler…”

Bu tehdit bana. Devlet Bahçeli’nin danışmanı, Türkgün gazetesi yazarı Yıldıray Çiçek’ten…

Anlaşılan emrinde “Ülkücüler” diye bir grup var, o buyurunca harekete geçecekler, hedef gösterilen kişiye belirlenen işkence biçimlerini uygulayacaklar. Niye tek tek sakal yolunması gibi bir Çin işkencesi peki? Son zamanlarda Çincilerle aynı safta buluşmanın etkisi olmasın?

Ben Yıldıray Çiçek’in kendisinin gelmesini daha mertçe bulurdum sakal yolmak üzere. Öyle 12 Eylül öncesindeki gibi “Devleti kurtaracaksınız” gerekçesiyle “ülkücü gençleri” ateşin içine atıp sonra da cezaevlerinde çürümelerini seyretmek yerine kendin çıksaydın Çin işkencesi uygulamaya…

Bu sakal yolma tehdidine Devlet Bahçeli ne der, İçişleri Bakanı ne der bilmem, ama yazı hayatımız böyle gerilimler içinde seyrediyor.

Bir yazı yazıyorsunuz, bu defa Bahçeli’nin öteki yanındaki adam kaleme sarılıyor, başlıyor en ağır hakaret cümlelerini peş peşe sıralamaya.. Anlıyorum, sayın Bahçeli’ye saygınız sonsuz, onu savunmak gibi bir göreviniz var, ama benim yazım zaten bir hakaret yazısı değil ki…

Hakareti hiçbir zaman bir yazı dili olarak benimsemedim ki. Bir değerlendirme yapıyorum, şunlar şunlar problemli diyorum, siz de kalkıp “Hayır problemli değil, şu sebeple” dersiniz. Ama “Taş kafalı” bilmem ne gibi hakaretlere yönelmek bir, insani bir dil değil, iki, size yönelik eleştiriyi ortadan kaldırmıyor.

Diyorlar ki “Kafaları karıştırıyorsun.” Ne yapmışız da kafalar karışmış? “Dün şunları söylediniz, onlarca kişi de sizi ayakta alkışladı, bugün neredesiniz?” Siz de demişsiniz ki “O gün öyleydi, bugün şartlar değişti, böyle.” Konu Devlet Bahçeli olunca “Dün öyle bugün böyle konuşuyor olmak” büyük sorun oluyor. Aslında bunu söyleseler yeter. Taban “Tamam Ahmet Taşgetiren’e cevap verildi, meğerse o gün öyleymiş bugün böyle” der, sorun biterdi.

Anlaşılıyor ki bitmiyor. Taban “Neden?” diye sormaya devam ediyor. Belki de birileri “Neden o gün grup toplantısında öyle avuçlarımız patlayıncaya kadar alkışladık” diye soruyor.

Sormamak mümkün mü? İnsan zihni durmaz ki…

Yazar tam da bunu yapar.

Yazar siyasete dair, memleket meselelerine dair düşüncelerini yazar. Siyaset ülke yönetiminin şekillendiği alandır. Doğru kararlar alınır, yanlış kararlar alınır. Yazar, bazen siyasetçinin çizgisini değerlendirir, onun önüne farklı açılar sunar, bazen halkı bilgilendirir, halkın kararlarının şekillenmesini etkiler.

Sövmek, hakaret etmek hatta tehdit etmek yazarın işi değildir. Yazar, tehdide başlamışsa artık başka bir şeydir. O kalemi bırakıp deynekçiliğe soyunmalıdır. Hele kendisi değil de kimi güçleri tehdit unsuru olarak kullanmaya başlamışsa, mafyatik bir işin parçası haline gelmiştir.

Benim işim zihinleri açmak. Buna şu veya bu partinin sıkı bağlıları “Kafaları karıştırmak” diyor. Sanırsınız ki kafalar karıştı, insanlar darmadağın oldu. İnsandan bahsediyoruz. Aklı, düşüncesi olan insandan. Memleket hakkında doğru karar vermesini, bunun için doğru kadroları iş başına getirmesini istediğimiz insandan… Bırakın her düşünceyi dinlesin, kararını ona göre versin. Yanlış yapmaktan sakınsın, yanlışın hem kendisi hem ülke için büyük bedel getireceğini bilsin, yanlıştan döndürülmeyi bir lütuf gibi değerlendirsin.

Bırakın Ahmet Taşgetiren sorsun. Bırakın Taha Akyol sorsun. Karar sorsun bırakın. Siz de cevap verin.

“Sakallarınızı yoldururuz!” muş. “Ülkücüler orada bir yerde bekliyormuş!”

Breh, breh, breh…

Korkmalı mıyız?

Böyle bir sözü, tehdit diye yazan, söyleyen ve bundan “korku” üretmeye çalışanlar aslında kendileri korkaklığın içinde debelenenlerdir. En kötü korkaklık da siyaset meydanında dolaşıp farklı düşüncelerden korkmaktır.

Meydana çıkan herkes eleştirilir. Devlet Bahçeli de eleştirilir, başkaları da… Dokunulmaza dokunmuyoruz. Her faniye dokunulur. Siyaset alanı böyle bir alandır.

“Koruma isteyelim mi?” diye sordu arkadaşlar. “Hayır, gerek yok” diye cevap verdim. “Bunlardan her şey beklenir” dediler. “Dert değil” dedim. Ne yapalım yani, gölge gibi polisle mi dolaşalım? Ülkeyi kim yönetiyorsa onlar neler olduğunu görsünler yeter!

Bunları yazdım, olan bitenler bilinsin, birilerinin zihinleri açılsın diye… Kafalar karışacaksa biraz da karışsın ne yapalım!

Kaynak: Ahmet Taşgetiren’den MHP’li isme sert sözler: “Sakalını tek tek yolarlar” tartışması büyüyor

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli), Rasim Ozan Kütahyalı’yı telefonla arayıp, ona arka çıkma sözü vermiştir.

Rasim Ozan Kütahyalı MHP’yi karıştırdı! Saffet Sancaklı çevresine konuştu: İstifa edecek mi?

Rasim Ozan Kütahyalı bilinen Ermeni kökenli yurttaşımızdır, sayın Devlet Fettahoglu’da (Bahçeli) Ermeni kökenli bir yurttaşımızdır. Şimdi buraya kulak verin ilginçtir ancak bunların arasını bulan kişide üçüncü bir başka Ermeni kökenli bir yuttaşımızdır.

Devlet Fettahoglu (Bahçeli), sözde (milliyetçi) eskiden ülkücülerin arka çıktıkları bir partinin başındadır.

Rasim Ozan Kütahyalı’da yakın geçmişte Balkan Türkleri’ni asağıladığı için yargılık olmuştu. Geçmiştede Türkler’e de Türkçülere de aşağılayıcı konuşmalar yapan birisidir. Geçmişte ayrıca açıkça Fethullah Gülen’e destek veren birisi idi.

Şimdi ne oldu? Şimdi Devlet Fettahoğlu

(Bahçeli), Rasim Ozan Kütahyalı’yı telefonla arayıp, ona arka çıkma sözü vermiştir.

Bu olaydan sonrada MHP’ye arka çıkan ülkücü varsa YUUUUUH olsun deriz.

 

04.05.2020 18:30
Rasim Ozan Kütahyalı MHP'yi karıştırdı! Saffet Sancaklı çevresine konuştu: İstifa edecek mi?
Boşnaklara yönelik sözleri nedeniyle MHP Milletvekili Saffet Sancaklı’nın “ömür boyu peşindeyim” dediği Rasim Ozan Kütahyalı’nın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kendisini telefonla aradığını söylemesi MHP’yi karıştırdı.

Fatih ERGİN – YENİÇAĞ – Özel Haber

Rasim Ozan Kütahyalı’nın Twitter’dan dün yaptığı paylaşımda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Beyaz TV’deki sözleri için kendisini telefonla arayarak teşekkür ettiğini belirtmesi MHP’de çatlak oluşturdu.

Kütahyalı’nın Bahçeli’den telefon geldiği iddiası MHP tarafından doğrulanmazken, Saffet Sancaklı’nın ise tepkili olduğu belirtildi.

rok.jpg

SAFFET SANCAKLI: BÖYLE BİR DURUMU KABUL EDEMEM

Rasim Ozan Kütahyalı’nın daha önce Beyaz TV’deki bir programda Boşnakları aşağılayan sözlerine ateş püsküren ve Kütahlı’ya “ömür boyu peşindeyim” diyen MHP’nin Boşnak kökenli milletvekili Saffet Sancaklı’nın Bahçeli’nin telefonundan son derece rahatsız olduğu öğrenildi.

Kütahyalı’nın Bahçeli tarafından arandığını duyurmasının ardından gözlerin çevrildiği Sancaklı’nın yakın çevresine, böyle bir durumu kabul etmesinin mümkün olmadığını ifade ettiği öne sürüldü. Edinilen bilgilere göre, Sancaklı’nın moralinin bozuk olduğu ve istifa seçeneğini değerlendirdiği belirtildi.

Sancaklı, Kütahyalı’nın Boşnakları aşağılayan sözleri ile ilgili TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunacağını açıklamıştı.

1200x627-saffet-sancakli-turkiyedeki-vara-komple-karsiyim-1579298060080-1.jpeg

Sancaklı basın toplantısında, “Boşnak kökenli olduğum için tepki vermiyorum” demiş, “Etnik ve inanç farklılığı gözetmeksizin Türk milleti başta olmak üzere tüm insanlığa karşı suç işlemiştir. Ekmeğine ve millete saygısı olmayan, özürü kabahatinden büyük olan, adını anmayı ar kabul edeceğim şahıs gibi şarlatanları TV ve gazetelerde görmeyi Türk milleti hak etmiyor” şeklinde konuşmuştu.

Kaynak Yeniçağ: Rasim Ozan Kütahyalı MHP’yi karıştırdı! Saffet Sancaklı çevresine konuştu: İstifa edecek mi?

Devlet FETTAHOĞLU (Bahçeli) nereye koşuyor?

Bilgelikten baykuşluğa yol alan Sayın Devlet FETTAHOĞLU (Bahçeli), son günlerde yaptığı anlamsız konuşmaları ile toplumdakı saygı ile değeri yitirmiş durumdadır.

Devlet Bahçeli (Fettahoglu)'nun gizli yüzü
Devlet Bahçeli (Fettahoglu)’nun gizli yüzü

İşin gerçeğinde Sayın devlet Bahçeli’ye verilen değer, duyulan saygılar, onun  topluma yaptığı katkılar, ülkücü kesimi ulaştırdığı başarı ortamından kaynaklanmamaktadır.

Sayın

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli), eşitliğin, gerçek saygı-sevginin, aydınlığın olmadığı bir oluşumun başında olduğu için başarısızlığı tartışılamıyor. Son yıllarda kendisinin eksikliğini, yanlışlarını dile getirenlerde, MHP’den kovuldular.

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli)’nin bu durumunu 1997 den beri yanında bulunmuş olan eski yol arkadaslarıncada dile getirildi.

En yakınında yıllarca birlikte çalışmış olanlardan Devlet Bahçeli’nin bir tek konuyu bile kendileri ile görüşmediği, gizzemli bir çalışma biçimi olduğunu tek tek dinlemişimdir.

Şimdi sıkı durun, burası önemlidir. Türkiye’nin önemli illerinden 2-3’nün en üst sorumlu «gizli görevlileri” kendi bölgelerindeki Ülkü Ocağı yöneticilerine, siz yapacağınız işlerde bize bilgi vereceksiniz demişler. Gençler, biz genel başkanımızı dinleriz demeleri üzerine, Gizli görevliler : «gidin bizi genel başkanınıza sorun » demişlerdir.

Sürdürelim,

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli) gizlemliliğini ancak buraya deyin sürdürebildi.

Ermeni göçmenlerimiz: Abdullah Gül. ile Devlet Bahçeli
Ermeni göçmenlerimiz: Abdullah Gül. ile Devlet Bahçeli

Bizde geçmişte kendisine arka çıktık. Bizim kendisine arka çıkmamızın nedenleri başkadır. Nedeni buydu; Türkiye’de Devlet bahçeli öncesi üllkücü ülkücüyü öldürüyor, eziyor, derneklerden kovuyorlar, çek senetle geçim sağlıyorlardı. Bahçeli geldikten sonra bu konuda önlem alacağını açıklamıştı.

Ancak sonradan Sayın Devlet Fettahoglu (Bahçeli) dönemindede yasa dışı işler yeniden uygulanmaya başlanınca bizde yavaş yavaş kendisine karşı çıkmaya başladık.

Sonuçta, geçmişten günümüze gelene değin Ülkü Ocakları’nın durumuna bir baktığımızda Ülkü Ocakları’nda iki gelişme oldu. 1. Bazı Ülkü Ocakları tekkeye, 2. Bazı Ülkü Ocakları’da çayevine dönüştüler.

Ülkücüler, yıldan yıla mezarlara gidip dua okuyan, seçimler öncesi koyun sürüsüdiy Ankara’da alanda toplanıp, gösteri yapan bir kesim oldular.

Bir kişi bilinçli gizli bir Ermeni değilse bunca ocaklarda ne oluyor deyip, bakmaz mı?

Ocaklara yönetici olanlara bir bakın bakalım. Türkiye’nin çökmesini isteyenler bile böylesi kişileri başkan olarak atamazdı.

Bir başka gerçek, bir başka belge: Bazı MHP il yada ilçe başkanları yolsuzluktan yargılanıyorlar, kimisinin adları dolandırıcılıktan boy-boy gazetelere çıksada, onların genel merkez, sırtlarını okşuyor.

Il, ilçe başkanı elindeki yargı belgelerini, gazete yazılarını gösterip, “artık ben görev yapamam” diyor. Genel Merkez: “Sen git görevini yap” diyor.

Ne bahçeli, nede Ülkü Ocakları Genel Başkanları, bütün Türkiye’de Ülkü Ocakları’nda ne olup-olmadığını bilmemektedir. Yalnızca ara sıra “bu gün, şu gün mevlüt” okutun diye yazı yollanıyor. Kimsenin ülkücü gençleri eğitmek, yükseltmek, geliştirmek istediği yok. Sayın Devlet Fettahoğlu (Bahçeli)’nin adıda Türkler’in gönlüne kanlı çizgilerle “Bizim gençlerimizi yoldan çıkardı, onları uyuttu” diye yazılmıştır.

Sayın

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli), Türk halkıyla dalga geçerek, öküzce çay içip, yüzsüzce yayınlamaktadır.

Oldu olacak, bu Anadolu çocuklarını aldattılar, bizde bundan sonraları için uyarıda bulunup, yeni gençliği bunların elinden kurtarmaya ant içtik.

Istanbul seçimlerinden sonra AKP gücünü yitirince, Türkiye’de çok isler düzelecektir. Devlet Bahçeli’ninde ne olacağı önemli değil. Çünkü kendi anlamını yitirdi,derneklerde anlamlarını yitirmiştir.

Bizim sevincimiz;

Devlet Fettahoğlu (Bahçeli) ile yanında bulunan gizli Ermeniler artık açığa çıkarıldıklarından etki alanları daraldı. Artık görevde kalsada kalmasada bir önemi olmayacaktır.

Türkiye işsizlikten, aşsızlıktan, yoksulluktan kırılır iken, aldırış etmeden mutluluk çayı içiyor.

YÜZSÜZ!

Bahçeli'lin Türkiye diye bir sorunu yok, o baykuş oldu.
Devlet Fettahoğlu (Bahçeli)’nin Türkiye diye bir sorunu yok, o artık, baykuş oldu.