Türk-İslam Ülkücülüğü Nereden Çıktı 3

Görsel

Türk-İslam Ülkücülüğü:

Türk-İslam Ülkücülüğü, ükücülerin müslümanlaştırılmalarında atılmış ikinci bir adımın adıdır. İlk adım, Türk İslam Sentezi idi; Yazarı, Taha Akyol’dur. Taha Akyol, bu biçiğinde Avrupa ile Amerikanın geleceğinin olmadığını, Türklüğe İslam gücü eklenince güçlü devlet oluşabileceğini anlattı. Yıllarca ülkücüler kendilerini Türk-İslam Sentezcisi olarak tanıttılar. Sonraki yıllarda Taha Akyol ülkücülerle yollarını ayırarak, yumuşak islamı desteklemeye başladı. Fethullah Hocaefendi ile yolları birleşti. Kendisi Çerkez kökenli idi. Çerkezlerle birlikte el altından toplumu yönlendiremeye çalıştı. Ülküdaşlar, çok saftılar bunu göremediler.

İkinci adım olan Türk-İslam Ülkücülüğü, Seyit Ahmet Arvasi’ce yazılmıştır. Bu biçiği yazdığı günlere deyin, ülkücülerle ilişkiside yoktu. 1979’da MHP’ye girdi. Seyit Ahmet Arvasi, bu biçiğinde Türkler’e islamın bayraktarlığını vermeye çalışır. Allah için savaşan bir ordu düşlemektedir. Bunu düşlerkende milyonlarca Türk’ün İran, Rusya, Çin, Irak, Suriye’de olduğunu düşünemiyordu. Ölümünden önceki yıllarda oda Necip Fazıl Kısakürek gibi ülkücülerin islama yaklaşımını yeterli görmemişti. Kendisi Arap kökenli idi. Atalarıda tarikat bağılısı, üstelik şeyh idiler. Sonuçta o “tarikat ehli ülkücü” görmeye çalıştı, ancak olmadı.

Tarikatların dış güçlerce (ABD+AB) yönetilişini bir yana koyarak, S.A. Arvasi’nin arkada bıraktığı Türkiye gazetesine bir bakalım, İhlas adıyla yeşil holdingler yaratarak Türk budununu İhlaslıca soydular. İslamcılık adına güvenle Türkiye Gazetesi’ne (ihlas holding) paralarını yatıran yurttaşlar, ortak oldular sonrada bekledikleri kazancı alamadıkları gibi, ana paralarıda yok oldu.

Sonuçta, MHP’yi Türkeş’in ölümüne deyin ellerinde tutmuş olan Tarikatlar, ülkücülerin çok az bir bölümünü camilere çekebildiler. İslamcılık yapsalarda, islam günlük yaşamlarını belirleyemedi.

Bizim amacımız, Türk-İslam Ülkücülüğü’nün ne olup-ne olmadığını araştırıp bulmaktı. Burada görüşlerimizi sizlerle bölüşerek doğrulara ulaşabileceğimizi düşündük.

Çırağan Yokuşu Ülkü Ocağı

Görüşlerinizi bize yazın

ulkuocagi@yahoo.com

https://turkislamulkucusu.wordpress.com/

 

 

Bu yazı bir alıntıdır.

 

İhkas holding halkı soydu
İhkas holding halkı soydu

10.04.2012

 

 

Çek yerine çek-yat!

Ufuk Korcan – ukorcan@gazetevatan.com

 

10.04.2012

2011 yılının Ağustos ayından bu yana mudilerine ödeme yapmayan İhlas Finans, “Alacak karşılığında VizyonPark’ta alışveriş yapabilirsiniz” önerisi sundu. İhlas Finans yetkililerinin kendilerine “Bu yıl ödeme olmaz, geleceği de belirsiz” dediğini söyleyen mudiler, ürünlerin pahalı olmasından da şikayetçi.

 

2001 yılında iflas eden İhlas Finans’ta parası olan mudilerin derdi bir türlü bitmiyor. 2009 yılında krizi gerekçe göstererek ödemelerini 2016 yılına kadar uzatan İhlas Finans’ın geçen yılın Ağustos ayından bu yana hiçbir ödeme yapmadığı ortaya çıktı. İhlas Finans, ödemeleri durdurmasıyla mudilerine çok ilginç bir teklif sundu. Mudilere gönderilen mektuplarda, İhlas Grubu, Sadakat Grup ile yapılan anlaşmayla, alacaklar karşılığında Küçükçekmece’deki VizyonPark AVM’de ve internet sitesinde (netstore.com.tr) alışveriş yapabilecekleri iletildi. Mektuplara ürün katalogları da konuldu. VizyonPark’ta mudilere, alacakları karşılığında mobilya-halı, züccaciye, elektronik eşya ve ev gereçleri alabilecekleri ifade edildi.

 

Yaşadıkları zorlukları anlatmak bir araya geldiğim mudiler, Ağustos ayında duran ödemelerin ardından İhlas Finans’ı telefonla aradıklarını ve şu yanıtı aldıklarını söyledi: “Bu yıl da ödeme olmayacak. Gelecekte de ne olacağı belli değil.” Bunun üzerine mudilerden biri şöyle devam etti: “Yıllardır paramızı almayı bekliyoruz. Ara ara küçük miktarlarda ödemeler yapıldı. Ama sonra durdu. Bize yapılan açıklamayla sanki şu mesaj verilmek isteniyor: Ya VizyonPark’a gidip alışveriş yapın ya da nakit ödeme için daha beklersiniz.”

 

Bu konuşmadan sonra başka bir mudi söze girdi ve geçmiş yıllarda da farklı tekliflerin geldiği ve İhlas Grubu’na borcu olan şirketlerden alacaklarının talep edebileceği önerilerinin sunulduğunu söyledi. “Biz paramızı yatak, döşek, düdüklü tencere olarak almak istemiyoruz, nakit almak istiyoruz” diyen mudiler, VizyonPark’taki ürünlerin fiyatlarından da şikayetçi.

 

Mudiler, kendilerine gelen kataloglardaki fiyatların mağazaya gittiklerinde arttığını ve “Size gelen eski katalogtu, zam geldi” yanıtı aldıklarını ifade ediyor.

 

Peki VizyonPark’la İhlas Grubu’nun yaptığı anlaşmanın arkasında nasıl bir ticari ilişki yatıyor? Bu sorunun yanıtını şu aşamada net olarak bilen yok. Bazı mudiler, İhlas Grubu ile Sadakat Grubu’nun barter anlaşması yaptığını düşünüyor. Yani İhlas Grubu’nun medya organlarında Sadakat Grubu’nun reklamları yayımlanıyor ve bunun karşılığında İhlaszedelere mağazalarında ürün veriyor. Bir diğer iddia ise gayrimenkul ilişki olduğu yönünde. İhlas Grubu’nun gayrimenkul projelerinden dolayı alacaklı olduğu Sadakat Grubu’nun ödemelerini bu şekilde yaptığı yönünde.

 

Mudiler, Türkiye Gazetesi’nin 2010 yılında yapılan halka arzı sırasında İhlas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Aydın’ın “İhlas Finans’ın borcunu büyük ihtimalle Eylül ayına kadar kapatmış olacağız” açıklamasını hatırlatıyor.

 

İhlas Finans Kurumu’nun internet sitesinde yer alan bilgilere göre, son olarak Ağustos 2011’de 1.255 hesap sahibine ödeme yapılmış ve mudi sayısı 22 bin 766’ya inmiş. 2011 yılı toplamında 85 milyon 491 bin dolar ve 39 milyon 328 bin euro ödeme yapıldığı bilgisi de veriliyor.

 

2009 yılı sonunda İhlas Finans’ın borçları Meclis gündemine taşınmış ve dönemin Sanayi Bakanı Nihat Ergün, şu bilgileri vermişti: “İhlas Finans Kurumu’nun tasfiye başlangıcı 2001’de, 222 bin 298 hak sahibine yaklaşık 676 milyon dolar ve 245 milyon euro borcu vardı. Bu yıl 154 bin hesap sahibine 279 milyon dolar, 76 milyon euro ödeme yapıldı. İhlas’tan alacaklı 68 bin hesap sahibi kaldı. Bu hak sahiplerine 398 milyon dolar ve 168 milyon euro alacaklarının ödenmesi bekleniyor.” Yani 2010 ve 2011 yılında yapılan ödemelerin ardından İhlas Finans’ın halen mudilerine yaklaşık olarak 450 milyon dolar civarında borcu olduğu tahmin ediliyor. Eğer mudiler bu borcun tamamını alışverişle tahsil ederse VizyonPark’ın adını satış rekoru listesine yazdıracağı şimdiden kesin…

 

Küçük ortağa bir türlü çağrı yapmayan Arena’ya SPK’dan ceza

 

Arena Bilgisayar’ın yüzde 49.4’ü 2010 yılı sonunda satın alan Hintli Redington’ın SPK ve mahkeme kararına rağmen küçük ortağa çağrı yapmamakta ısrar ettiğini bu köşede defalarca yazdık. Hukuki mücadele ısrarına devam eden Redington’ın bu tavrına SPK da kayıtsız kalamadı ve şirkete ceza kesti. SPK, Arena Bilgisayar’ın diğer ortaklarına ait hisseleri satın almak üzere çağrıda bulunulmaması üzerine Redington Turkey Holdings’in123 bin 278 TL ceza ödemesine karar verdi. Umarız, yaşanan sorun bir an önce çözülür ve hem küçük yatırımcı hem de Redington yeni yatırım kararı konusunda önünü daha rahat görebilir.

Vatan